Son yıllarda şehirlerde bisiklet tercih edilen bir ulaşım aracı olarak kullanılmaya başlandı. Daha önceki yıllarda bisiklet genelde bir eğlence aracı olarak hayatımızda yer alıyordu. Küçüklerin hayali, bir bisiklete sahip olmak, onunla gezmek, yakın çeperde değişik yerlere gidebilmekti.
Evimizin yakınındaki farklı mahallelere ulaşmak için bisikletimizi kullanırdık. Ama şimdi yapılan özel bisiklet yollarıyla bir spor aracının yanı sıra, aynı zamanda bir ulaşım aracı haline geldi. Özellikle İzmir bu konuda diğer şehirlere göre bir adım önde diyebiliriz.
Fakat çok sık gördüğüm bir şey var ki aslında bisiklet kullanımı için çok önemli.
Seyir aynaları yeni nesil bisikletlerde standart olarak satılmıyor. Gençliğimizde kullandığımız bisikletlerin muhakkak bir aynası vardı; zira içinde bulunduğumuz trafikte arkadan gelen araçları görmemizi sağlayan bu ayna, bizi tehlikelerden korurdu. Ama maalesef artık bisikletleri çok azında ayna görüyorum. Ayrıca birçok defalar bisikletlilerin yolun ortasında istedikleri gibi hareket etmekte serbest hissettiklerine şahit oluyoruz. Oysaki bu serbesti, bisikleti yoğun bir trafik akışının ortasında en kolay zarar görebilecek bir araç haline sokmakta.
Trafikte bir araba veya motorsiklet nasıl etrafında akan diğer araçların nerede olduğunu bilmek zorunda ise; aynı şekilde bu bisiklet kullanıcıları için de geçerli. Her ne kadar çoğunlukta kenardan gidiliyor diye düşünülse de, yinede arkadan gelen araçların konumunu ve hatta kendi konumunu öğrenmek için ayna kullanımı şart. Fakat maalesef son zamanlarda bu konuda ciddi bir sıkıntı yaşanıyor.
Bu probleme çözümün satılacak ve trafikte kullanılacak bisikletlerde aynı fren tertibatının olmasının zorunlu olduğu gibi, aynanın da bir standart haline getirilmesi olmalıdır.
Trafik polislerinin de bu konuda müdahale etmesi ve aynası olmayan bisikletlerin trafikten geçici olarak da olsa men edilmesi tehlikeyi azaltmada etkin olacaktır.