İzmir’de son yıllarda hızla gelişen toplu taşıma alternatiflerinin parlayan yıldızları, deniz yolları ve raylı sistem.
Körfez vapurları ile yapılan toplu taşıma son yıllarda yenilenen filo, arttırılan sefer sayıları ve yapılan yeni iskeleler ile körfez dışına taşarken; deniz yolculuğunu tercih edenlerin sayısında da oldukça etkin bir artış yaşanmakta.
Bostanlı-Üçkuyular iskeleleri arasında çalışan araba vapurlarının sayısı artınca; sıkışık İzmir trafiğinde körfezi baştan başa dolaşmak yerine, feribotlar daha sık tercih edilen ulaşım şekli oldu. İzdeniz’in gemilerini kullanan araç adedi; artan sefer sayısı ve kapasite ile yükselirken; 20 dakikada bir karşılıklı olarak yapılan ve geç saatlere kadar devam eden seferler tercih edilir oldu.
Bu seferlerde genel kapasite kullanım oranları da hızla artıyor. Zaten sefer sayısı sıklaştıkça ve bekleme süresi azaldıkça, arabalı vapura talep de artmakta.
Duyduğum son haberlere göre, filoya önümüzdeki aylarda katılacak yeni bir arabalı vapur ile özellikle sabah ve akşam saatlerinde çok yoğun olan Altınyol’a alternatif olması amacıyla; Alsancak Limanı’ndan-Bostanlı’ya da arabalı vapuru seferleri düşünülmekte. Böyle bir alternatifin yaratılması, Altınyol trafiğinde önemli bir etki yaratacaktır.
İzdeniz, İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin başarılı bir kuruluş olarak, şehrimizin ulaşımında körfezin kullanımını arttırmak için her türlü çabayı gösteriyor.
Ve bu çabaların sonuçları da olumlu olarak geri dönüyor.
Şehrimizin ikinci parlayan yıldızı da raylı sistemleri. Yapımı sırasında çok tartışılan Karşıyaka Tramvay’ının geçtiğimiz hafta içinde uzatılmasına başlandı. Karşıyaka’daki mevcut tamvay hattına 14 yeni durak eklenmek üzere start verildi. Uzatılacak hat ile Karşıyaka Tramvayı Çiğli’ye, Ata Sanayi’ye, Katip Çelebi Üniversitesi kampüsüne ve oradan da, Atatürk Organize Sanayi Bölgesine kadar uzanacak. Böylelikle bugün birkaç araç değiştirerek zor ulaşılan nokta olarak görülen bu yerler de demir ağlarla yakınlaşmış olacak.
Projenin başlangıç töreninde İzmir’in raylı ulaşım planında çok önemli bir aktör olarak görülen İzmir Metro güzergahının, 2022 yılının sonunda Narlıdere’ye kadar yapımının tamamlanarak hizmete gireceğinin müjdesi de verildi. Böylelikle İzmir’in yükünü sırtlayan bu sistem, çok daha geniş kitlelere, çok daha rahat ulaşabilecek.
Tabiri caiz ise bu projede de tünelin ucundaki ışık görüldü.
Diğer tarafta Buca Metro’sunda da planlamalar son aşamaya gelinirken, yapım için ihaleye çıkış tarihi hızla yaklaşıyor.
Bütün bu olumlu gelişmelere rağmen Halkapınar’da yapımı bir süredir duran yeraltı metro ve tramvay vagon depolama tesisi inşaatının tekrar işleme alınmaması bir soru işareti. Zira bu depolama alanı olmadan yeni raylı sistem ilave etmek veya büyütmek biraz zor olacaktır. Kaldı ki önümüzde Halkapınar-Karabağlar Metro hattı, Halkapınar -Işıkkent-Kemalpaşa Metro Hattı ve hatta Kuzey İzmir Metro hatları da sırasını beklemekte.
İzmir toplu ulaşımında körfezin ve raylı sistemlerin kullanımı yaygınlaşırken, bu yatırımların karayolu taşımacılığında yaşanan trafik sıkışıklığını azaltmada yardımcı olacağı da kesin. Böylelikle İzmirlilerin yaşam kalitesi de yükselirken, şehrimiz daha kolay ve keyifli yaşanabilir bir kente dönüşecektir.